İstanbul Muhtarlar Federasyonu Başkan Aykurt Nuhoğlu’nu Ziyaret Ettiler.
#iyideğiliz!
Kobane’ye oyuncak götürmek ve kütüphane kurmak için Türkiye’nin dört bir yanından Suruç’a giden gençler arasında bomba patlatıldı. 31 kişi yaşamını yitirdi, 100’ün üstünde kişi yaralandı.
Yaşamını yitirenler arasında Kadıköy’ün genç evlatları da vardı. Kadıköy Maarif’li Ece, Validebağ savunucusu Trabzonsporlu Koray ve diğerleri...
Türkiye 20 Temmuz Pazartesi günü en kanlı günlerinden birine uyandı. Sosyalist Gençlik Dernekleri Federasyonu'nun (SGDF) Kobani'ye yardım amacıyla Suruç'ta düzenlediği basın açıklaması sırasında IŞİD tarafından gerçekleştirildiği belirtilen intihar saldırısında, 31 kişi hayatını kaybetti. 103 kişi yaralandı.
“Kobane’yi beraber inşa edeceğiz” diyerek yola çıkan gençler, IŞİD saldırıları nedeniyle kullanılamaz hale gelen Kobane için inşaat çalışmaları, belgesel çekimi, çocuk parkı yapımı, oyuncak götürme, kütüphane yapımı gibi çalışmalara katılacaktı.
Aralarında sosyoloji, psikoloji ve tıp öğrencilerinin bulunduğu gençler, topladıkları oyuncakları Kobane’deki çocuklara dağıtacak, onlarla oynayacaktı…
Türkiye’nin birçok şehrinden yolan çıkan gençlerin İstanbul’daki yolculuğu Kadıköy’den başlamıştı.
Suruç'ta hayatını kaybedenlerin isimleri şöyle:
Uğur Özkan, Kasım Deprem, Hatice Ezgi Sadet, Cemil Yıldız, Çağdaş Aydın, Nazlı Akyürek, Ece Dinç, Mücahit Erol, Murat Yurtgül, Emrullah Akhamur, İsmet Şeker, Okan Pirinç, Nartan Kılıç, Serhat Devrim, Mert Ali Barutçu, Erdal Bozkurt, Süleyman Aksu, Koray Çapoğlu, Cebrail Günebakan, Veysel Özdemir, Nazegül Boyraz, Alper Sapan, Alican Vural, Osman Çiçek, Büşra Mete, Yunus Emre Şen, Ayda Ezgi Şalcı, Duygu Tuna, Nuray Koca, Polen Ünlü...
Merkezi Kadıköy'de bulunan Bilim, Eğitim, Estetik, Kültür, Sanat Araştırmaları Vakfı (BEKSAV) Kültür Merkezi'nden Suruç'a giden ve Kobane'deki çocuklara enstrüman götüren müzisyenler de Suruç'taki saldırıda yaralandı. Bir kısmının tedavisi hala Suruç'ta devam ediyor.
Kadıköy Anadolu Lisesi mezunuydu
Kadıköy Anadolu Lisesi mezunu Ece Dinç 20 yaşındaydı. 2014 yılında Kadıköy Lisesi’nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi olan Dinç, Halkların Demokratik Partisi’nin Kadıköy Gençlik Meclis üyesiydi. Arkadaşları tarafından umudu, gülümsemesi ve mücadele kararlığı ile anılan Ece Dinç için arkadaşları sosyal medya üzerinden duygularını paylaştı.
"Çocuklar gülsün diye ölümü göze alıp gittiniz"
Dinç’in arkadaşlarından Şafak Güray; “Ece’nin odasının duvarında yazılı bir söz var: 'Umudun yoksa yaşamanın anlamı ne?' Öyle yoldaş, dediğin gibi yaptın. Hayallerinin, umudunun peşinden gittin oraya. Tertemiz, pırıl pırıl düşlerin vardı. Sahi yahu, her şeyi bırakıp çocuklara oyuncak götürenler kötü olabilir mi? Çocukların yüzlerinde birazcık da olsun gülümseme belirsin diye buradan kalkıp oraya gider mi? Sizler gittiniz. Çocuklar gülsün diye ölümü göze alıp gittiniz. Hoşçakal demeyeceğim yoldaş, daima yaşayacaksın, yaşatacağız!"
"Bu ülkenin yarınlarında hala umut olduğunun kanıtı olan genç kardeşlerimden biriydi"
Kadıköy Anadolu Lisesi mezunlarından Burak Öner ise Ece Dinç’in yardımsever ve paylaşımcı bir genç olduğunu şu sözlerle anlattı:
“Kadıköy Maarif ruhu halen devam ediyor mu? Okulumuz halen bu memlekette sağduyulu, ufku ve gönlü açık, yardımsever evlatların yetiştiği bir yer mi? diye sorulduğunda yüksek sesle 'EVET' diyebilmemi sağlayan kardeşlerimden biriydi Ece Dinç. Okulumuzun tanıtımı ile ilgili nerede gönüllü çalışacak bir faaliyet olsa, Ece’yi ön saflarda görürdünüz. Kendi zamanından feragatte bulunarak gönüllü olup, ekip çalışmasıyla etrafına ve dünyaya katma değer üretmekten keyif alan çok ama çok özel bir insandı. Bu ülkenin yarınlarında hala umut olduğunun kanıtı olan genç kardeşlerimden biriydi. Öğrenciliğinden bugüne pek çok faaliyette birlikte çalışma fırsatını yaşadığım bu pırıl pırıl kardeşimizi maalesef Suruç katliamında kaybettik. Kendisine Allah’tan rahmet, ailesine, sevenlerine ve tüm Kadıköy Maarif Camiasına baş sağlığı diliyorum. Sevgiyle kal Ece Dinç, seni unutmayacağım."
Ece Dinç, 22 Temmuz Çarşamba günü düzenlenen ve çok sayıda insanın katıldığı yürüyüş sonrası Üsküdar Şakirin Camii’nde yapılan cenaze töreninin ardından Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verildi.
"Anısı kardeşliğe ışık olsun"
Devrimci Trabzonsporlular Derneği üyesi Koray Çapoğlu, Trabzonspor’a sevdalı olduğu kadar doğa sevdalısıydı. Gezi Direnişi, Kuzey Ormanları Savunması eylemlerine Trabzonspor bayrağı ile katılan Çapoğlu, en son Validebağ Direnişi’nde korunun savunulmasında yer aldı.
Validebağ Savunması, Koray Çapoğlu için şu açıklamayı yaptı:
“Validebağ direnişinde Trabzonspor atkısı ve bayrağını elinden düşürmeyen, Validebağ, Soma, Yırca demeden direnen Koray’ımız Suruç’taki saldırıda hayatını kaybetti. Başımız sağolsun."
Devrimci Trabzonsporlular tarafından Koray Çapoğlu için yapılan açıklama ise şöyleydi:
“Tıpkı Gezi’de, Validebağ’da, Hrant Dink anmasında, nükleer santrale karşı, Yeşil Yol projesine karşı her yerde kendisiyle özdeşleşmiş TS bayrağı ile yer alan Koray Çapoğlu’nu bu vahşi saldırıda şehit verdik. Anısı kardeşliğe ışık olsun.”
Çapoğlu’nun naaşı Trabzon’un Of ilçesinde defnedildi. Validebağ Savunması 21 Temmuz Cumartesi günü Kadıköy’de taziye çadırı kurdu.
“Oğlum balkonda tavuk kızartmama bile izin vermezdi. ‘Mahallede fakirler var, gecekondu semtidir, yapma' derdi"
Suruç'taki alçakça saldırıda hayatını kaybeden gençlerin çoğu üniversite öğrencisiydi.
Hatice Ezgi Sadet, Mimar Sinan Üniversitesi Sanat Tarihi bölümü öğrencisiydi. İki yıl önce Sanat Tarihi bölümünü kazandığında, Facebook sayfasında, “işsiz olacağım ama ben mutluyum” notunu paylaşmıştı.
Mimar Sinan Üniversitesi Rektörü Yalçın Karayağız, Hatice Ezgi Sadet için gazetelere baş sağlığı ilanı verdi.
Cebrail Günebakan, Elazığ Karakoçanlıydı. İstanbul Üniversitesi Adalet Yüksek Okulu öğrencisi olan Cebrail Günebakan, Adana’da düzenlenen Kobane’ye destek eyleminde polisin ağzını yırtarcasına müdahalesi sırasındaki fotoğrafıyla gündeme gelmişti. Oğlunun çok duygusal olduğu söyleyen Hacı Günebakan, “Oğlum balkonda tavuk kızartmama bile izin vermezdi. ‘Mahallede fakirler var, gecekondu semtidir, yapma' derdi" diye konuştu.
Çağdaş Aydın, HDP Esenler İlçe Başkanı Fetih Aydın’ın oğluydu. Tunceli doğumlu olan Çağdaş Aydın, Cumartesi Anneleri eylemlerinde hep en öndeydi. Ötekilerin Postası’nda editörlük yapan Aydın, Anadolu Üniversitesi’nde Kamu Yönetimi okuyordu.
Kasım Deprem, Akçakale’de yaşıyordu. Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi son sınıfında okuyordu. HDP Gençlik Kolları üyesi olan Deprem hayatını kaybetmeden 8 saat önce sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, “Huzurun memleketine gidiyoruz” demişti.
Nazlı Akyürek ve Nuray Koçan, Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisiydi. Sakaryalı olan Nazlı Akyürek, Atatürk Lisesi’nden mezun olduktan sonra Kocaeli Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni kazandı. Bursalı olan Nuray Kaçan, Nazlı Akyürek’le yakın arkadaştı. İki arkadaş Kocaeli Üniversitesi öğrencilerinin oluşturduğu Öteki Hukukçular Platformu’nun üyesiydi.
Murat Yurtgül, İstanbul Arel Üniversitesi Psikoloji bölümü son sınıf öğrencisiydi. 25 yaşında olan Yurtgül, Arel Üniversitesi’nde faaliyet gösteren Demokrasi ve İnsan Hakları Kulübü’nün de başkanıydı. Yurtgül, Kobaneli çocuklara psikolojik destek verecekti. Murat Yurtgül aynı zamanda Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği’nde(CİSST) 2014 yılından beri çalışma yürütüyordu. Yurtgül, 2015 yılında Ağırlaştırılmış Müebbet Hükümlüsü Mahpuslar Ağı Temsilcisi olarak görev yapıyordu.
Alican Vural, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi bölümünde öğrenciydi.
HDP’nin 7 Haziran seçimlerinde Bursa’dan milletvekili adayı olarak gösterdiği Metin Kılıç’ın eşi, HDP Parti Meclis üyesi Ferdane Kılıç ile oğlu Nartan Kılıç da katliamda hayatını kaybetti. Metin Kılıç’ın kızı Sinem Kılıç ise saldırıdan yaralı olarak kurtuldu. Cenazeleri Bursa’da defnedildi.
Şırnak Cizre doğumlu Uğur Özkan, 26 yaşında bir inşaat işçisiydi. Ailesi ile birlikte 1993 yılında İstanbul’a göç etmişlerdi. İnşaat işçisi Özkan, Kobane’deki inşaat çalışmalarına katılacaktı.
Suruç katliamında yaşamını yitiren Erdal Bozkurt, Kobane’de oyun parkı yapacaktı. İstanbul’da inşaat işçiliği yapan Bozkurt, evli ve üç çocuk babasıydı.
“Kötü bir şey olmasaydı, başımda beklerdi”
Gezi Direnişi sırasında yüzüne isabet eden gaz fişeği nedeniyle bir gözünü kaybeden 28 yaşındaki Kadıköylü Çağdaş Küçükbattal ise Suruç’ta düzenlenen bombalı saldırıda bacağından yaralandı. Küçükbattal, Kobaneli çocuklar için park yapmak ve kütüphane inşa etmek için Kadıköy’den Suruç’a giden gençler arasında yer alıyordu. Patlamada ayağı kırılan ve kalçasına şarapnel parçaları saplanan Çağdaş Küçükbattal’ın hastanedeki tedavisi sürüyor.
Patlamada hayatını kaybedenler arasında Çağdaş Küçükbattal’ın kız arkadaşı Büşra Mete de vardı. Gezi eylemlerinde gözünü kaybeden Çağdaş'ı bir an olsun bile yalnız bırakmayan Büşra Mete, İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nde öğrenciydi. Can Dündar’ın Kadıköy’de yapılan "Gözdağı" belgeselinin gösterimine Çağdaş ile birlikte katılan Büşra’nın cenazesi Pendik’te toprağa verildi. Cumhuriyet Gazetesi'nde çıkan habere göre hala yoğun bakımda olan Çağdaş, kendisiyle her konuşana Büşra’yı soruyor, “Kötü bir şey olmasaydı, başımda beklerdi” diyor…
(Gazete Kadıköy)
Fotoğraf Galerisi
